Otel ve Tatil Rehberi

Otel ve Tatil Rehberi

  1. Otel ve Tatil Rehberi
  2. Akdeniz
  3. Antalya
  4. Manavgat
  5. Side

Side Antik Kenti

Side Antik Kenti

Eşsiz bir işçiliği olan antik kentte iki ana cadde var. Bu caddeler antik çağın sütunlu caddelerine iyi birer örnek.

Ören yerine, iyi durumdaki kent duvarlarının arasından ve şehrin ana kapısından geçmek suretiyle giriliyor. Eskiden görkemli olduğu bildirilen kapı, bugün neredeyse farkedilmeyecek kadar harap durumda.

Kentin ana kapısından geçince ayrı ayrı yönlere doğru giden iki büyük cadde beliriyor.Yassı taşlarla döşenmiş alan bu caddelerin başlangıcı. Güneye uzanan cadde henüz tamamıyla ortaya çıkarılmamış. Tiyatro yönünde uzanan ve kentin ana caddesi durumundaki caddesi ise, önce batı yönüne uzanıyorr; tiyatronun yanındaki büyük kapıdan geçtikten sonra ise, güneybatıya doğru yön değiştirmekte. Agoraya ve tiyatronun önüne kadar giden bu cadde, eskiden, ana kapıdan sonra ikiye ayrılan ve her iki yanında Korent sütunların bulunduğu nitelikli iki caddeden biriydi. Diğer cadde günümüzde otlarla kaplı. Bu caddenin solunda Bizans bazilikasının kalıntıları görülüyor. Sütunlu caddelerin her iki yanında sütunlu portikler ve onların hemen arkasında da stoa’lar yer alıyor. Caddelerin tabanları geniş plaka taş levhalarla kaplanmış, kaldırımlar ise mozaikler ile süslenmiş.

Agoraya gelmeden yolun sağındaki hamam restorasyon sonrasında müzeye dönüştürülmüş. Müzede Roma dönemine ait heykel ve lahitler sergileniyor. Surun dışında, kent kapısının karşısında Anadolu’nun en büyük tarihi çeşmesi olan Vespasianus Çeşmesi bulunuyor. Bu çeşmenin önünde geniş bir havuz yeri var.

Side’nin surların dışında kalan alanında geniş mezarlıklar bulunuyor. Bunlar içinde en önemlisi Batı Nekropolü. Tiyatronun yanında, yolun kenarında erken Roma dönemine ait Dionysos Tapınağı yer almakta. Tapınağın önünde bulunan sütunlar ise Mısır’dan gelen dış satım malları.

Kapı girişinde başlayan ve tiyatroya kadar gelen sütunlu cadde, aslında limana kadar uzanmaktaymış. Caddenin devamı Side çarşısının altında kalmış. Caddeyi takip edip limana ulaşıldığında yan yana iki tapınak göze çarpıyor. Bunlardan biri Apollon’a, diğeri ise Artemis’e adanmış. Apollon Tapınağı, Athena Tapınağı ile birlikte Bizans bazilikasının avlusu içinde kalmış. Korent düzeninde ve peripteros planlı Apollon Tapınağı, Roma döneminden kalma ve 150 yılına tarihlendirilmekte. Apollon Tapınağı’nın 6 sütunu anastilosis ile ayağa kaldırılmış.

Surlar ve Kapılar

Tüm antik kentler gibi Side’nin etrafı da surlarla çevriliymiş. Surlar, kenti hem karadan hem de denizden kuşattıkları üzere kara ve deniz surları diye anılıyorlar.

Helenistik, Roma, Bizans devirlerine ait üç çeşit yapı özelliği gösteren Side antik kentinin deniz surları büyük ölçüde tahrip olmuş. Konglomera (çakıl taşından yapılmış) bloklar kullanılarak yapılmış olan surlar, Roma devrinde önemini yitiren savunmayla birlikte yıkılmış; Geç Roma döneminde ise devşirme malzeme ve kireç harcı ile yeniden onarılmış. Çoğu dörtgen, bir kısmı da yuvarlak kulelerle ve eşit aralıklarla desteklenmiş olan kara surları ise doğuda toprakla örtülü olanlar dışında hemen hemen sağlam durumda. Düzgün bir şekilde işlenmiş konglemera bloklarla harçsız olarak yapılmış bu surların üzerinde değişik şekillerde on üç tane kule bulunmakta. Kara surları üzerinde iki büyük kapı bulunuyor. Bunlardan ilki kara yolunun asfaltlanması sırasında büyük ölçüde tahrip edilen Büyük Kapı. Helenistik devirde inşa edilen kapı, aynı zamanda şehrin ana kapısı. Kazılarda ortaya çıkarılan bu kapı, dairesel iki kule arasındadır ve kapı arkasında yarım daire şeklinde bir avlu yer alır. M.S. 2. yüzyılın ilk yarısında sur ve kapılar önemlerini kaybettikleri bir sırada, Side Kapısı, avlu duvarları mermer levhalarla kaplanmak ve içlerindeki hücrelere heykeller konulmak suretiyle bir şeref köşesine çevrilmiş.

İkinci büyük kapı şehrin doğusunda yer aldığı için Doğu Kapısı diye adlandırılmış. Bu kapı da Büyük Kapı gibi Helenistik devirde konglemera blok kullanımıyla inşa edilmiş. Plan yönünden ana kapıdan farklılıklar gösteren ve dışarıyla bağlantısı beşik tonozlar aracılığıyla sağlanan bu kapı, kare planlı bir avludan oluşuyor. Zamanla kumulların altında kalan kapı, ancak on bin metreküp kumul kaldırıldıktan sonra ortaya çıkarılabilmiş. Bugün müzenin frigidarium (soğukluk) bölümünde sergilenen ve silah kabartmalarını resmeden blok şeklindeki frizler, bu kapının üstündeki terası süslüyordu. Üzerinde kılıç, zırh ve miğferlerin tasvir edildiği bu kabartmaların M.Ö. 2. yüzyıla ait oldukları ve Bergama kuvvetlerine karşı kazandığı bir zaferin sonunda elde edilmiş ganimet silahlarının tasvirleri olduğu kabul edilir.

 

Agora

Tiyatrodan sonra geniş bir caddeden geçip anıtsal bir yapıya varılıyor. Bu yapı, boyutları 100x100 m. olan agora. Burada bulunan temel kalıntılarının, sütunların sınırlandırdığı ve dükkanların çevrelediği çok güzel bir yapıya ait olduğu biliniyor. Bu bölge aynı zamanda korsanların esirleri açık arttırmayla sattıkları bir yerdi. Kentin pazar yeri olan agora portiklerle çevrili ve üç tarafında stoa’lar yer almakta. Alanın ortasındaki tapınak kalıntısı ise Tanrıça Tyche’e ait. Tapınak, yüksek ve dairesel  bir kaide üzerinde yer alan bir Cella, Korent düzenindeki 12 sütundan oluşan bir galeri ve bunların üstünü örten, piramit biçimli, 12 dilimli bir üst örtüden oluşmakta. Günümüzde ise tapınağın sadece kaide kısmı görülebilmekte. Agoranın güneyindeki cadde üzerinde, üç salondan oluşan, dört tarafı portiklerle çevrili gymnasium var. Kuzey-güney doğrultusundaki ana caddede Roma döneminde inşa edilen kemerli bir yapı bulunuyor. Agoranın deniz tarafında, Side’nin devlet agorası bulunuyor. Avlusu pazar yeri olarak kullanılan yapının ayakta kalan kısmı, salonun sütun ve heykellerle süslendiğini gösteriyor.
 
Kemerli Kapı

Tiyatronun hemen yanındaki caddede Roma dönemine ait büyük kemerli bir kapı bulunmakta. Bu kapının üzerinde eskiden dört atlı bir araba üzerinde bir imparator heykeli bulunduğu sanılıyor. Kemerli kapının doğu bölümü kısmen restore edilmiş. Müzedeki Hermes ve başı burada bulunmuş. Kemerli kapının batısında ise Dionysos’a ait bir tapınağın yalnız temelleri kalmış.

 

Gymnasium

Gymnasium’un üç salonundan ikisi kazılmış ve ortaya çıkarılmış. Zeus, Apollon, Ares, Herakles, Asklepios, Higeia ve Nike gibi tanrıların heykelleri müzede sergilenmekte. M.S. 2. yüzyıla tarihlenen bu yapının gymnasium’dan çok imparator salonu ve kütüphanelerin de bulunduğu bir toplantı ve görüşme yeri olduğu görüşü son yıllarda ağırlık kazanmış.

 

Side Su Yolları

Roma döneminde inşa edilmiş olan su kemerleri ve tünellerin büyük bir bölümü ayakta kalabilmeyi başarmış.

Athena Tapınağı

Yarımadanın en ucunda yer alan dikdörtgen planlı bu yapının kısa cephelerinde altışar, uzun cephelerinde ise on birer adet Korent düzende sütun bulunmakta. Mimari bileşenler arasında bulunan ve M.S. 2. yüzyıla tarihlenen Medusa başları ve friz parçaları ile aslan başı formlu su yalaklarından oluşan saçaklar görülmeye değer.


Apollon Tapınağı

Apollon Tapınağı, Athena Tapınağı ile aynı plansal özelliklere sahip. Bizans dönemine ait büyük bir bazilikanın atrium’u içinde kalan tapınağın bir bölümü de bazilika yapımında kullanılmak üzere sökülmüş. Apollon Tapınağı’nın büyük sütunlarından birkaçının ise anastilosis ile ayağa kaldırılması sağlanmış.


Men Tapınağı

Apollon Tapınağı’nın biraz doğusunda yer alan tapınak, eski Anadolu Tanrıçaları’ndan Men’e adanmış. Tapınağın tanrıça heykeli Bizans döneminde hasara uğramış. M.Ö. 2. yüzyıla tarihlenen yapıda, Korent düzendeki sütunların yanı sıra bu sütınlarla taşıtılan üçgen alınlıklı bir galeri bulunuyor.


Nekropol

Side antik kentinin doğu surları dışında, pek çoğu kum tepelerinin altında kalmış olan geniş mezarlıklar bulunuyor. Ayrıca bugünkü asfalt yol kenarında, sur dışında birçok mezar kalıntısı görülür.


Antik Dönemin Sivil Mimarlık Ürünleri

Kentin Büyük Kapısı’ndan agora yönüne doğru ilerleyip, batıdaki dar kaldırımlı sokağa yönlenirseniz karşılıklı olarak inşa edilmiş iki ev görürsünüz. Bunlar, ortalarında birer avlusu olan, çevresinde de çeşitli büyüklüklerde pek çok odanın sıralandığı kayda değer yapılar. Mermer tabanlı avluların ortasında birer sarnıç, kenarlarında ise birer havuz bulunmakta. Bazı odaların tabanı mozaik kaplı. Yapım sistemleri ve ele geçen  pek çok kalıntıdan yola çıkılarak bunların iki katlı olarak inşa edildiklerini söylemek mümkün. Roma dönemiyle ilişkilendirilen bu iki konut, 5. ve 6. yüzyıllarda birtakım değişikliklere maruz kalmış.

 

Diğer Eserler

Side’nin batısında yer alan büyük limanın dalgakıranları bugün de görülebiliyor. Bu liman bugün liman hamamına kadar kumlarla örtülmüş durumda. Limanın hemen kuzeyinde küçük bir liman daha mevcut. Güneyinde ise, kenti boydan boya çeviren kordon tesislerinin kalıntıları görülmekte. Bölgede bunlardan başka bir de Bizans Kilisesi bulunuyor.


Popüler Yerler